Yapımcılığını Endemol Shine’ın üstlendiği, başrollerini Şükrü Özyıldız ve Aslı Enver’in paylaştığı, ‘Kış Güneşi’ Show TV’de sağlam bir açılış yaptı. Dizide bol gözyaşı, kin, entrika ve aforizma var…
Salı gecesi ilk bölümüyle ekranda olan Show TV dizisi ‘Kış Güneşi’, geçmişini anlamak, köklerini keşfetmek, kardeşlik ve kötülerin cezalandırılması hakkında intikamı merkezli bir hikâye. Dizide bol gözyaşı, kin, gizli–saklı ve entrika var. Sanırım bu türün takipçisinin de aradığı unsurlar bunlar. Başından uyarayım, bir Kore dizisinden uyarlama olan hikâye biraz girift, o yüzden seyrederken “Meğer o aslında böyleymiş, o da bunları şu nedenle yapmış, vay şimdi neler olacak” gözüyle bakmanızda fayda var. Zira burada herkes birbirine çeşitli sebeplerden bilenmiş durumda.
Aforizmacılar da diziden beklediğini bulacaklar, “Geçmişin yoksa da bir geleceğin var”, “Çakalların özgürlüğü aslan ayağa kalkana kadardır” gibi özlü sözler burada çünkü.
EY GEÇMİŞ, NEREDESİN?
Efe, varlıklı bir ailenin küçük oğludur. Bir gün ortadan kaybolur ve babasının arabasına saklanır. Amacı, babası Harun’a annesinin onu aldattığını anlatmaktadır. Ancak onları yolda bir tuzak beklemektedir; arabaları bir kamyon tarafından ittirilerek uçurumdan aşağı yuvarlanır. Harun ölmüştür, ancak düşmanlar (ki bunlar gelecekte ailenin dünürü olacaklar) olanlara tanık olduğu için Efe’nin de öldürülmesini istemektedir. Kiralık katil Kadim (Hakan Boyav), Efe’yi öldürmek yerine bir balıkçı ailesinin yanına yerleştirir. Kaza sırasında hafızasını yitiren Efe, onu büyüten Fatma’yı öz annesi gibi görür, bu ailenin yanında yetişir. Aradan 20 yıl geçer. Efe (Şükrü Özyıldız), büyüyünce balıkçı olur. Balığa çıktığı zamanlarda sabah akşam “Geçmişim nerede?”, “Bana benzeyen biri var mı?”, “Geçmişi olmayanın geleceği olur mu?” diye düşünüp durur.
Mete, türlü huysuzluklar yapıp, somurtarak akşam yemeğini herkesin burnundan getiriyor.
Diğer yandan ikiz kardeşi Mete (Şükrü Özyıldız) aile şirketinin yöneticiliğini yapmaktadır. Çocukluk arkadaşları Nisan (Aslı Enver) ile beş yıldır evlidir. Evlerinde uzun süren inşaat nedeniyle annesi Leyla (Şenay Gürler) ve üvey babası Mazhar’ın (Mahir Günşıray) evinde kalmaktadırlar. Mete zaten doğuştan huysuzdur, üstüne bir de üvey babasıyla aynı evde kaldığı için çeşitli arızalar çıkartmakta, sofraya yumurta geldi diye türlü kabalıklar yapmakta, etrafındaki herkesi bezdirmektedir. Diğer yandan karısını birlikte çalıştığı Seda (Başak Parlak) ile aldatmaktadır. Seda aynı zamanda Nisan’ın en yakın arkadaşıdır. Leyla ve Mazhar dünürleri Nisan’ın annesi Sumru (Berrak Kuş) ve babası Yakup (Hakan Gerçek) ile sıklıkla görüşmektedir. Dizinin esas kötü adamı da Yakup’tur.
Elbette bu ikizler arasında bir telepatik bağ vardır. Birinin parmağı kesilse, diğerininki kanar. İkisi de hayatları boyunca eksik yanlarını arar dururlar falan.
Mete’nin mutsuzluğunun en temel nedeni de hayatta güvenebileceği bir kimsenin yani ikizinin eksikliğidir. Efe ise başka dertlerle uğraşmaktadır. Onu yetiştiren babası İsmail (Mehmet Esen) kumar borcu yüzünden tekneyi satmaya kalkar, Efe bu duruma karşı çıkınca bu sefer babasının borçlu olduğu kötü adamlar ona düşman olur. Tam, kötü adamlarla karşı karşıya gelmişken, ikizlerin babasını öldüren Kadim imdadına yetişir.
Başak Parlak, sinsi arkadaş Seda rolünde çok başarılı. Bakalım Nisan kocasının onu en yakın arkadaşıyla aldattığını öğrenince ne yapacak?
20 yıl boyunca hapiste yatmış olan Kadim’in niyeti, bir zamanlar ayrılıklarına neden olduğu kardeşleri birleştirmek ve intikamını almaktır. Kadim, hapisteyken öldürülmek istenmiş ama kurtulmuştur. Bu arada kızı da öldürülmüştür. Artık kaybedeceği hiçbir şey yoktur. Bu arada Nisan ev tadilatı, alışveriş, hayvan barınağına ziyaretlerle gününü geçiren bir kadındır. En büyük isteği anne olmaktır. Ancak Mete’nin bu konularla hiç ilgisi yoktur. Zaten Seda yeteri kadar vaktini almaktadır. Nisan aldatıldığını ilerleyen dakikalarda kocasını başka bir kadınla birlikte görerek öğrenir, ancak kadını arkadan gördüğü için yakın arkadaşı Seda olduğunu anlayamaz.
Dizinin sırlarla dolu adamı Kadim’in diğer görevi çeşitli vecizeleri paylaşmak.
Neticede olaylar gelişir, ikizler sonunda karşılaşır, kavuşurlar. Ancak bu mutluluk uzun sürmez. Yakup ve kötü adamlar devreye girer, Efe’yi öldürmeyi planlarken, ikizi Mete’yi öldürürler. Kadim, Mete’nin kimliğini Efe’ye verir. Bundan sonra Efe, Mete’nin yerine geçecek, kardeşinin intikamını alacak, babasını kimlerin öldürdüğünü öğrenecektir. Bu yolculukta Kadim de onun hem yardımcısı hem de dizinin temel özlü söz kaynağı olacak, büyük laflar edecektir.
‘Kış Güneşi’, iddialı bir dizi. Bize bir sürü şeyler anlatmak istiyor. Beni ilgilendiren tempolu, rahat akan, güzel insanları görebileceğim bir dizi olması. İlk bölüm bu anlamda beklentilerimi karşıladı. Balıkçı Efe nasıl bir iş adamına dönüşecek, karısıyla arasını nasıl düzeltecek, düşmanlarıyla nasıl başa çıkacak bunların hepsini ilerleyen bölümlerde göreceğiz.
Comments are closed.